hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.

  • oğul - kardeşim
    anne - benim de annem olan kadın.

    oğul kişisi havuzda çalışmakta, bu yüzden hergün işe parmak arası terlik giyerek gitmektedir. terlikleri çok eskimiştir ve her bir tekinin altında delik bulunmakta yürürken ayağının ufak bi kısmı yere değmektedir. oğul kendisine yeni terlik almıştır, terliklerle eve gelir ve olaylar gelişir...

    oğul - ben bu yeni terlikleri yolda giymeyeyim, işe giderken eski (altı delik) terliklerimle gideyim işte yenilerini giyerim.
    anne - oğlum sen evlenince karına da eskimesin diye haftada bir atlarsın.

    (100% gerçek)

  • sergio leone'nin "a fistful of dollars", "for a few dollars more" ve "the good the bad and the ugly"den olusan spaghetti western uclemesinin ilk ayagi. clint eastwood'u sinemaya kazandiran film olarak da bilinir. cagdasi olan italyan western yonetmenleri hollywood'u kopyalarken her zaman ilginc fikirleri olan leone uzakdoguya yonelmis ve hikaye olarak akira kurosawa'nin "yojimbo"sunu yeniden yorumlamistir uclemenin bu ilk filminde. basrol clint eastwood'dan once henry fonda, james coburn, charles bronson (ki kendisi filmi daha sonra "gordugum en boktan senaryoydu ama o zaman onemli olanin senaryo degil, filmi leone'nin yonetmesi oldugunu anlamamistim" demistir) ve richard harrison gibi aktorlere teklif edildiyse de eastwood leone'nin icine cok sinmis, nedenini sorduklarinda da bir anektodla "michaelangelo'ya yuzlerce mermer blok arasindan sadece bir tanesini nasil sectigini sorduklarinda onun icinde musa'yi gordugunu soylemis. benim de clint'te gordugum sey bir mermer blok. clint patlamalar ve kursunlar arasinda bir uyurgezer gibi dolasiyor, hic degismiyor, ayni mermer blok" seklinde yanit vermistir.
    filmin bir baska ozelligi yapimcilarinin bile montaj bittikten sonra gormeyi reddettigi, kimsenin umitli olmadigi bir film olmasidir. piyasaya ciktiginda kendine sadece floransa'da bir istasyon kenarindaki sinema salonunda yer bulabilen bu filmin ingilizce konusulan dunyayla tanismasi 3 sene sonra kurosawa'nin filmi fikir hirsizligi sebebiyle dava etmesi sayesinde olmus, sonra onu alinamamistir.
    sinemanin ilk anti-kahramanlarindan birini de yine bu filmle goruruz karsimizda, clint eastwood'un oynadigi ismi olmayan* bu karakterin (gercekten de film boyunca gringo, amigo, americano disinda baska sekilde cagirilmaz) ne kadar "kahraman" oldugu tartismalidir zira film boyunca ikili oynar, yanlislikla da olsa bir kadina yumruk atar (hollywood'daki gibi tam atacakken farkedip durduramaz) ayrica olduresiye dayak yemisligi de vakidir. (ki bu "esas oglanin bir ara ami gotu dagitmasi" temasi muteakip iki filmde de baska formlarda karsimiza cikacaktir.)
    velhasil konusunun ozgunlugu, uclemenin ilk filmi olmasi ve clint'i bize kazandirmasiyla "a fistful of dollars"in ya da " bir avuc dolar"in gonlumuzde ayri bir yeri vardir.

  • devlet hastanesinde çalışan lisans mezunu bir memurum.
    bugün açıklanan işçi zammı ile birlikte ilkokul ve lise mezunu işçiler benden daha fazla maaş almaya başladı.
    2 sene sonra asgari ücret de bizi geçecek. inşallah asgari ücret bizim maaşları geçtiği zaman asgari ücretin altında veremiyorlardır bizim maaşı.

    görevde yükselme sınavı gibi “görevde alçalma sınavı” açılmalı acilen. görevde alçalıp temizlik personeli olabilirsem ailemi daha rahat geçindirebileceğim. teşekkürler.

  • şimdi o kuyruktakiler gerçekten açlık çekiyor olmasına rağmen bu kuyruğu oluşturabilmişse bu ülke için hiçbir zaman umut bitmeyecektir diye düşündürmüştür. kimsenin aç açıkta olmadığı iddia edilen cennet vatanımda 3 kuruşluk yardımları yağmalarcasına birbirini ezen insanların görüntülerini akıllara getirerek düşünün bunu.

  • tatil dediğimiz olay kişiden kişiye değişen bir zevk olup neden milletin birbirini gömdüğünü anlamadığım eylem.

    ben belki bu yaşıma kadar bir sürü yer gezdim artık bütün gün yiyip içip denize girip yatmak istiyorum kime ne alüminyum?

    biri de demiş ki:

    “şu saatte şu olacak, bu olacak. kafama göre hareket etmedikçe o benim için tatil değildir.”

    eleman her şey dahil oteli nazi kampı falan sandı galiba. olm yine istersen dışarı çıkabiliyorsun la kimse seni zorla bir yerde tutmuyor.*

  • 20 yılını "askeri vesayet" eleştirisi ve sivil siyaset vurgusu ile geçiren siyasal islamcılar, bugün türkiye'ye askeri disiplin öğretiyor.

  • bulaşık makinasıyla mekanik bi ilişkisi vardır.

    debe editi: daha önceki debelerimde bu olay yoktu ama bi konuda dikkat çekmek istiyorum. doğal güzellik iztuzu yandaşa peşkeş çekiliyor.direnelim.saygılar.